Revizyon rinoplasti yöntemimde genellikle açık tekniği kullansak bile birkaç kez açık teknik rinoplasti geçiren burunlarda kapalı teknik tercih edilebilir.
Kapalı teknik, burun kanatlarının altından yapılan kesiklerle burnun kaldırılarak kemik ve kıkırdaklara ulaşılmasıyla yapılan tekniktir. Yıllardan beri kullandığım ve halen birçok cerrah tarafından tercih edilen bir yöntemdir. Bu operasyon tekniğinin en büyük avantajı, ameliyat sonrası burun çevresinde oluşabilecek ödemin, açık teknikteki ödeme kıyasla, daha çabuk geçmesi ve oluşma ihtimalinin daha az olmasıdır. Ameliyat süresi de açık teknik rinoplasti’ye göre daha kısadır. Burunun bu teknikte daha çabuk oturması ve hastanın daha kısa sürede iyileşmesi sebebiyle tercih edilen bir yöntemdir. Bununla birlikte, ameliyat bölgesinin bütün olarak tam olarak görülememesi (görüş kısıtlılığı), buna bağlı olarak burundaki sorunların ameliyat içinde tam değerlendirilememesi ve düzeltici tekniklerin uygulama zorlukları ana dezavantajlarıdır.
Hangi hastalarda kapalı teknik düşünülebilir?
-Sadece burun sırtı sorunu olanlar
-Burun ucu düzgün, uygun uzunlukta olanlar
-Ciddi burun eğriliği olmayanlar
Açık teknik rinoplasti ise burnun alt ucundan küçük bir kesiyle deri kaldırılarak ve kemik/kıkırdak doku tamamen ortaya çıkarılarak uygulanır. Açık teknik, ameliyatlarda burunda mevcut olan tüm sorunlu alanlara kolay ulaşma ve onarma imkânı sağla. Dezavantajıysa ameliyat sonrası burun ödeminin, kapalı rinoplasti’ye göre birkaç hafta daha geç inmesidir.
Özellikle ileri derecede kıkırdak eğriliği ya da burun eğriliği olan hastalarda açık teknik uygulanır. Her iki tekniği de savunan birçok doktor var. Her cerrah hastanın durumu, tecrübeleri ve bilgisi doğrultusunda en uygun tekniği seçer.