Erken yaşlanmaktan korkuyoruz, kanserden korkuyoruz, kalp-damar hastalıklarından, cildimizin bozulmasından korkuyoruz. Kimimiz erken ölmekten, kimimiz yaşlılıkta çekmekten korkuyor. Şu bir gerçek ki sigara bağımlılığı tüm bunlara neden oluyor.
Kendimizi kandırmayalım. Eğer sigara bağımlılığı şeklinde sigara içiyorsak tüm bunları bilerek içiyoruz. Başımıza sigara nedeniyle bir hastalık geldiğinde nereden de çıktı deyip şaşırmaya pek de hakkımız yok. Bu gerçekleri artık sigara şirketleri bile yadsımıyor.
Sigara bağımlılığı olan tiryakileri arasında yapılan bir araştırmada yüzde 80’inin sigarayı bırakmayı istedikleri, üçte birinin en az üç kere ciddi bırakma deneyimi yaşadıkları ortaya çıkmıştır. Ancak 60 yaşından önce sigaradan kurtulma oranı yüzde 50’nin altındadır. Kurtulamayanların yarısı da sigaraya bağlı nedenler yüzünden ölmektedir.
Doğrusu sigarayı bırakmak istemeyen yüzde 20’yi anlamakta gerçekten zorlanıyorum. Ancak insanoğlunun geliştirdiği ve zamanla gerçekten inandığı savunma mekanizmalarının gücü tartışılmaz. Geçirdiğimiz kazada genellikle sorumlu karşıdan gelen dikkatsize aittir.. Şu taşı kim koymuştur? ayağımızı vurup acıtalım diye… Yağmur yağıp mazgallar tıkandığında sokaklara eline geçeni atan bizler değil, her zaman belediye suçludur.
İşte sigara konusunda da insana özgü savunma mekanizması devreye girer veya
biz içiyoruzdur ve bakin bir şey olmuyordur ya da hastalığın nedeni sigara değil üzüntüdür… Ne yazık ki yapılan araştırmalar
göstermektedir ki 25-69 yaş grubunda ölen insanlar yaşamlarının 20-25 yılını bu alışkanlık nedeniyle yitirmektedir. Yani bu insanlar 20-25 yıl erken ölmektedir.
Tüm bu çalışmalar göstermektedir ki sigara bağımlıları bu alışkanlığın etkisinden ve sonuçlarından kurtulabilmek için daha ciddi şekilde çaba göstermelidirler. Elbette psikolojik olduğu kadar fiziksel bağımlılığı da olan nikotinden kurtulmak için öncelikle karar vermek gerekiyor.
- Neden sigarayı bırakmak istediğinizi maddeler halinde notlar alarak sıralamak,
- Sigarayı bırakmak için kesin bir tarih belirleyip bunu çevrenizdekilerle paylaşmak,
- Daha önceki sigara bırakma deneyimlerinde neden başarılı olamadığınızı irdeleyerek aynı hataları yapmamak,
- İlk günlerin zor geçeceğini baştan kabullenerek kendinize sigarasız yeni bir yaşam ortamı hazırlamak,
gibi önlemlerle sigaradan kurtulmak daha kolay hale getirilebilir.
Nikotinin fiziksel bağımlılığı nedeniyle yoksunluk belirtileri arasında gerginlik, baş dönmesi, acıkma, dikkat dağılması, fazla uyuma, uykusuzluk, sigara içme isteği, iştah artması ve kilo alma gibi belirtiler bulunmaktadır.
Ancak tüm bu yoksunluk belirtileri geçicidir ve iyileşme belirtileri de sigarayı bırakır bırakmaz başlamaktadır. Sigarayı bıraktıktan sekiz saat sonra vücudunuzda oksijen artışı olur. 48 saat içinde tüm nikotin ürünleri vücudunuzdan atılmıştır. Birkaç hafta öksürük sürebilir çünkü akciğerler temizlenmeye başlamıştır. Tat ve koku alma duyularınızda düzelme başlamıştır. Yaklaşık bir yil içinde de kalp krizinden ani ölüm riskiniz sigara içen bir kişiye göre yarı yarıya azalmıştır.
Sigara en sık akciğer kanserine yol açmakla birlikte vücudumuzun birçok organında oluşan kanserlerin sorumlusudur. Gırtlak kanserinin ise neredeyse tamamı sigara içen insanlarda görülmektedir.
Solunum yolunun ilk durağı olan gırtlak,
sigara dumanıyla sürekli temas halindedir ve sigara bağımlılarının gırtlak muayenelerinde kronik değişikliklere rastlanır. Ses tellerinin parlak canlı renkleri yerini gri mat bir görünüme bırakır. Genellikle sık sık yaşanan ses kısıklıklarının nedeni buradaki kronik tahrişe bağlı ödemdir. Zaman içerisinde buradaki hücrelerde geri dönüşümsüz değişiklikler başlar ve kanser oluşur. Gırtlak kanseri erkenden ses kısıklığı gibi bir bulguya yol açtığından kişiyi hastalık ilerlemeden doktora götürür. Bu nedenle erken tanı ve erken tedavi imkanı gırtlak kanserlerinde son derece büyük yüzdeyle yaşanır. Dolayısıyla gırtlak kanseri tedavisi diğer kanser tipleriyle karşılaştırıldığında son derece yüz güldürücüdür.
Tümör en sık ses telleri üzerinde oluşmasına rağmen bazen gırtlaktaki diğer yapılardan ve kıkırdaklardan kaynaklanabilir. Bu durumlarda şikayet nadir de olsa ses kısıklığından çok yutma güçlüğü ya da sadece kulağa vuran ağrı şeklinde olabilir. Özellikle sigara içimi gibi çok ciddi bir risk faktörü olan insanların bu tip şikayetleri önemseyip mutlaka doktora başvurmaları gerekmektedir.
Sigara bırakma konusunda en önemli faktör sizsiniz. Ancak siz bu kararı verdikten sonra elbette doktorunuzdan ve çevrenizden destek almanız size bu bağımlılıktan kurtulmada yardımcı olacaktır. Hep sigaranın kişinin kendi sağlığına ne kadar zararlı olduğundan bahsettim. Unutulmamalıdır ki pasif sigara içiciliği de göz ardı edilemeyecek riskler içermektedir. Bu nedenle sigara bağımlılığının sadece bireysel değil sosyal bir hastalık olduğunu unutmayalım ve çevremizdeki bağımlılara sigarayı bırakmaları konusunda yardım edelim.